İsim değişikliği davası şahsın sahip olduğu ismini ve soyadını muhtelif nedenlerden dolayı taşımak istememesinden dolayı açılan davalardır. Bu nedenler; kendisine verilen adı veya soyadı kullanmayı sevmemesi, adının anlamının kötü anlamının olması, cinsiyeti ile bağdaşmaması, adının alay konusu olması gibi muhtelif nedenlerden açılan davalardır. Kanuni dayanak 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 27. maddesinde yer almaktadır. Buna...Read More
Velayet Davası Nedir? Velayet davası, çocuğun on sekiz yaşını doldurmamış ve velayeti öteki ebeveyne verilmiş bireylerin açacağı dava türüdür. Çocuğunun velayetini talep eden şahıs, durumun değiştirilmesini ve velayetin kendisine verilmesini talep edecektir. Taraflar arasında boşanma davası bulunuyor ve tarafların ortak çocukları var ise ayrıca velayet davası açılmasına gerek bulunmamaktadır. Velayet, boşanma davası devam ederken mahkemenin...Read More
Nafaka artırım davası , mahkemece verilen nafaka kararının, zaman içinde aktüel ekonomik şartların, tarafın lüzumlarının değişmesi yahut tarafların ihtiyacını karşılayacak seviyede olmaması veya tarafların ekonomik vaziyetinin değişmesi sebebiyle açılacak davadır. Bu dava son zamanlarda ülkemizde sıkça görülen davalardandır. Mahkemelerce takdir edilen nafaka, ülkemizde görülen enflasyon nedeniyle lehine nafaka hükmedilen çoğu şahsın gereksinimlerini karşılayamaz hale gelmiştir....Read More
Vesayet, kısıtlıların ve velayet altında olmayan küçüklerin hak ve menfaatlerini korumak için Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenmiş bir hukuki kurumdur. Bu minvalde vesayet davası, velayet altında olmayan küçüklerin ve kısıtlama kararı alınması gereken erginlerin korunması için açılan bir dava türüdür. Bu davada amaç, bu kişilerin hak ve menfaatlerini korumak ve onlar adına hukuki işlemleri yürütmek üzere...Read More
Kira ilişkilerinde, taraflar arasında çeşitli anlaşmazlıklar ortaya çıkabilir. Kiracının ödeme yapmaması veya eksik ödeme yapması halinde kiraya verenin tahliye hakkı doğmaktadır. İki Haklı İhtar Nedeniyle Tahliye Davasına ilişkin düzenleme Türk Borçlar Kanununun 352. Maddesinde yer almaktadır. Kiralananın tahliyesi dava şartlarının gerçekleşmesi ile mümkün olacaktır. Buna göre kiraya veren bu hakkını açmak suretiyle kullanacaktır. Buna göre...Read More
Boşanmak, her ne kadar zor bir süreç olsa da, bazı durumlarda karşılıklı anlaşma ile ve çekişmesiz bir şekilde de gerçekleşebilir. Anlaşmalı boşanma, evlilik birliğini sona erdirmek için eşlerin ortaklaşa ve özgür iradeleriyle karar verdikleri bir yöntemdir. Bu yazımızda avukatsız anlaşmalı boşanma dilekçesi, anlaşmalı boşanma dava dilekçesine ilişkin örnekler verilecektir. Yine avukatsız anlaşmalı boşanma dilekçesi hazırlanırken...Read More
Mal paylaşım davaları, TMK’da düzenlenen ve evlilik birliğinin sona ermesi halinde eşlerin edinilmiş mallara katılma rejimine tabi mallarının paylaşımına ilişkin hükümleri kapsamaktadır. Bu davalar, boşanma, evlilik iptali gibi durumlarda gündeme gelebilecektir. Boşanma halinde ise bu malların nasıl paylaşılacağı, mal paylaşım davasının konusu oluşturur. Bu yazımızda mal paylaşımı davası ne kadar sürer , boşanmalarda mal paylaşımı...Read More
Günümüzde ekonomik ilişkilerin karmaşıklığı ve ticari faaliyetlerin artışı, alacaklı ve borçlu arasındaki ilişkileri daha karmaşık hale getirmiştir. Bu durumda, alacaklının haklarını korumak ve borcunu tahsil etmek için hukuki prosedürler önem kazanmaktadır. Bu bağlamda, İİK m.89/1 alacaklının borçlu üzerindeki alacaklarını güvence altına almasını sağlayan önemli bir araçtır. Bu yazımızda 89/1 haciz ihbarnamesi nedir sorusunun cevabını detaylı...Read More
On yıllık bir kiracıyla ilişkiniz, zaman içinde karşılıklı güven ve saygıya dayalı bir hale gelmiş olabilir. Ancak, her ilişkinin bir sonu olduğu gibi, kira ilişkileri de bir gün sona erer. 10 yıllık bir kiracıyı tahliye etmek, hem yasal prosedürler hem de ikili ilişkiler açısından karmaşık bir süreç olmaktadır. Bu makalede, 10 yıllık kiracının tahliyesi süreci...Read More
Kamulaştırmasız el atma, bir mülk sahibinin rızası olmadan mülkünün devlet tarafından fiilen veya hukuken el konulması durumunu ifade eder. Bu durum, genellikle yerel yönetimlerin veya altyapı projelerinin bir parçası olarak ortaya çıkar. Bu durum, mülk sahipleri için önemli maddi kayıplara neden olacaktır. Burada olağan kamulaştırma işlemleri takip edilmeksizin idarece vatandaşların taşınmazları fiilen işgal edilmektedir. Kamulaştırmasız...Read More
Son yorumlar